27 Kasım 2012 Salı

DOMATESİN TARİHÇESİ

ABD'de 1893 yılında mahkeme sebzelerle birlikte saklanıp yenildiğinden onu sebze diye sınıflandırmıştır fakat gerçekte meyvedir. Domatesin ilginç bir tarihi vardır. Bolivya ve Peru'da yabani sarı renkli bir domates türü bulunmuş ve sonra Meksika'da yetiştirilip, Kristof Kolomb'un Amerika'yı keşfinden sonra Avrupa'ya gemilerle gönderilmiştir. İtalyanlar sarı renginden ötürü onu altın elma olarak adlandırdı, ama çok geçmeden kırmızı türleri ortaya çıktı. Domates Amerika'da ilk defa Thomas Jefferson tarafından yetiştirildi. Ama pek çok insan zehirli olduğuna inanarak yemeyi reddetti, ta ki 1900'e kadar. Uzun zaman önce, pek çok Avrupalı için aşk elmasıydı, çünkü insanları romantik yaptığına inanılıyordu.

21 Kasım 2012 Çarşamba

BAL ALIRKEN DİKKAT EDİLECEKLER





Türkiye Arı Yetiştiricileri Merkez Birliği Başkanı Bahri Yılmaz, televizyonlarda, reklamlarda ucuz bal satışı yapan firmalara itibar edilmemesi gerektiğini söyledi.



Türkiye Arı Yetiştiricileri Merkez Birliği Başkanı Bahri Yılmaz, Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı'nın geçen yıl ürünleri analiz edilen ve ''sahte bal'' satışı yapan 5 firmayı deşifre ettiğini anımsattı. Bazı medya organlarında bal reklamlarının sürdüğünü dile getiren Yılmaz, şöyle konuştu:



''Televizyonlarda, reklamlarda ucuz bal satışı yapanlara itibar edilmemeli. Bu tür şeyler tüketiciyi mağdur ediyor. Doğrudan satış yapan bu firmaların sattığı ürüne bal demek doğru değil. Birlik olarak yaptığımız analizlerde sonucu olumsuz çıkan firmaları bakanlığa bildirdik. Denetim gibi bir görevimiz yok ama bal dışı ürünlerle ekmeğimizin paylaşılmamasının mücadelesini veriyoruz. Üretici olarak hak ve hukukumuzu arıyoruz. Tüketiciler güvendiği, bilenen markalardan ürün almalı. Doğrudan satış yapan bu firmalar, sattıkları ürün bal olmadığı için bu fiyata bile çok büyük paralar kazanıyor. Raf parası vergi ödemiyorlar. Tüketicilerimiz, reklamla eve teslim satış yapanlara tüketici itibar etmesin. Market raflarında satılan ürünün muhatabını bulmak kolay. Doğrudan satış yapan firmalarda sorumlusu aranınca bulunmuyor.''



''ÜRETİCİDEN BAL ALMADAN BAL SATIYORLAR''

Hatay Arıcılar Birliği Başkanı Mehmet Ekici ise ucuz bal reklamı yapan bazı firmaların üreticiden bal almadan satış yaptığını savundu.



Firmaların Türkiye'nin değişik yerlerinden bal aldıklarını söylediklerini ifade eden Ekici, ''Bu tür satışlar ilk başladığında organik bal, çiçek bal, kovan balı denilerek 1 kilosu 100 liraydı. Sonra bir bir artırdılar. Reklamlarda '270 liralık ürün sadece 110 lira' diyorlar. Kandırmaca değilse 270 liralık ürünü bu fiyata nasıl satıyorlar. Yanında 70 liralık polen veriyorlarsa balın kilosu kargo ücreti düşüldüğünde 5 liraya geliyor. Tüketicinin kilosu 5 TL'ye satılan balı sorgulaması lazım. Vatandaşlar bal yerine glikoz alıyorlar'' diye konuştu.

17 Kasım 2012 Cumartesi

GELİCİĞİN FAYDALARI

Yazın kırlarda yetişen ve gelincikgillere örnek olarak alınan bir çeşit çiçekli bitkidir. Çoğu kırmızı renklidir. Yaz aylarında toplanıp, gölgede temiz bir kağıt üzerine serilerek kurutulur. İçeriğinde rheadine vardır. Kokusu hoş değildir. Tadı da acıdır.
Faydası : Nefes darlığı, astım, bronşit ve göğüs nezlesinde rahatlık sağlar. Boğmacayı keser. Kan tükürme ve kan kusmayı keser. Uykusuzluğu giderir. Yanıkları iyileştirir. Yılancık da faydalıdır.

1 Kasım 2012 Perşembe

BROKOLİNİN YARARLARI

Güçlü bir antioksidan olan brokoli, zengin B ve C vitamini içeriği sayesinde metabolizmayı hızlandırır. Haftada iki-üç defa brokoli yemeyi ihmal etmeyin.




YEŞİL ÇAYIN FAYDALARI

Vücutta kanın daha hızlı dolaşmasını sağlar. Bunun yanı sıra içeriğindeki kateçin maddesinin ödem atıcı etkisi vardır. Günde iki fincan yeşil çay içebilirsiniz.




KİVİNİN FAYDALARI

Kivi de içerdiği yüksek C vitamini sayesinde vücutta depolanan yağların yakılmasına büyük ölçüde yardımcı olur.


HASTANELERDE YENİ DÖNEM

Sağlıkta Dönüşüm Projesi' kapsamında tüm ülkede oluşturulan Kamu Hastaneler Birliği (KHB) Genel Sekreterliği, bakanlığa bağlı hastanelerin tek çatı altında yönetilmesini sağlayacak.

Birleşmeyle birlikte; sınırlı sayıdaki sağlık personelinin tek elden yönetilmesi, kaynakların verimli kullanılması, sağlık giderlerinin azaltılması ve vatandaşa daha kaliteli hizmet verilmesi amaçlanıyor.


Sağlıkta uygulanan dönüşüm projesi kapsamında, Kasım 2011'de çıkarılan kanun hükmünde kararnameyle dönüşüm sürecinde sona gelindi. Sağlık Bakanlığı, Türkiye genelindeki 842 kamu hastanesini il bazında bölgelere ayırarak birleştirdi. Bakanlık, bu hastaneleri yönetecek 100 Kamu Hastaneler Birliği Genel Sekreteri'nin (CEO) listesini hazırlayarak atamalarını yapmaya başladı.